5 Ocak 2020 Pazar

Demanslar



             Demanslar
              Prof. Dr. Kubilay Varlı
     



Demans (bunama), bellek ve dil yetileri, soyut düşünme, yargılama gibi zihinsel işlevlerde hastalık nedeniyle görülen yetersizlik durumudur. İnsan ömrü uzadıkça bunama görülme sıklığı giderek artmaktadır ve 60 yaş üstündeki kişilerde en önde gelen yeti kaybı nedenidir. 65 yaşında risk %5 iken, her 5 yılda risk ikiye katlanmaktadır, 85 yaş üzerinde %40-50’ye ulaşmaktadır.
Alzheimer hastalığı ise demans yapan 100’den fazla hastalıktan sadece biridir ve demans Alzheimer hastalığının bir belirtisidir, eş anlamlı değildir.
Demans’ın belirtileri; unutkanlık, öğrenme güçlüğü. Doğru sözcükleri bulma güçlüğü, ruh halindeki ani değişiklikler, kayıtsızlık, moralsizlik ve güvensizlik, normal günlük işleri yapmada ve tamamlamada zorlanma, kişilerin yüzlerini ve isimlerini hatırlayamama, konuşmaların sonunu getirememe, konuşmaları ve olayları takip etmekte zorlanma, yön duygusu kaybı ve sık sık yolunu kaybetme,  aynı soruları tekrar sorma veya aynı şeyi tekrar anlatma, değişime uyumsuzluk, yeni şeyleri öğrenmekte zorluk, bir şeyi neden yaptığını unutma ve panik olma hali, hesap yapmada zorlanma gibi zihinsel faaliyetlerdeki gerilemedir.
Normal yaşlanma ile de çok hızlı ilerlemeyen, masum unutkanlık denilen, hafif unutkanlıklar olabilir. Bu nedenle her unutkanlıkta panik içinde doktora müracaat etmek gerekmez. Ancak ilerleyen ve günlük işleri sürdürmekte zorlanma belirtilerinin başladığı durumlarda, nedenin araştırılması ve erken tedavi için doktora başvurmak gereklidir.
Demansların tedavisinde öncelik, neden veya nedenlerin araştırılıp bulunmasıdır.  Bundan sonra vitamin eksiklikleri, yüksek kan basıncı, beslenme bozuklukları, hormonal bozukluklar, beyin damar hastalıkları, normal basınçlı hidrosefali, beyin tümörleri, beyin damar hastalıkları gibi kolay bulunabilen nedenler bulunup tedavi edilebilir. Bunlara ilaveten ve çok daha önemli olarak, tüm demans tedavilerinin en önemli bölümü, zihnin rezervlerini artırmak amacıyla, bolca zihinsel eksersizler ( kitap okuma, problem ve bulmaca çözme, şiir ezberleme, yeni bir lisan öğrenme gibi) yapılmalı, sosyal ilişkiler geliştirilmeli, yeni bir şeyler öğrenmek için çaba sarfedilmeli, çok ağır olmayan spor eksersizleri, düzenli yürüyüşler yapılmalıdır. 

Belde Dar Kanal Nedir?






Belde Dar Kanal Nedir?
Prof. Dr. Semih Keskil

Bu olay yani tıbbi adıyla “lomber stenoz” ya da dar kanal, “spinal stenoz” belde görüldüğünde; söz konusu edilen omurga kemiklerinin ortasındaki kanal daralması sonucu buradan geçmekte olan omurilikten çıkmış sinirlerin toplu şekilde sıkışması sonucu ortaya çıkan şikayetlerdir. Hastanın belinde, bacaklarında olan ağrılardan çok; esas yakınması kısa bir mesafe boyunca yürüdüğünde bacaklarında ortaya çıkan kasılma türü ağrıların hastanın yürümesine engel olması ve hastanın sürekli olarak belinden öne eğik şekilde yürümek zorunda kalmasıdır. Bu problem daha çok doktorların “geriatrik” dediği ileri yaşlarda görülür. Geriatrik Nöroşirürji? Neden olmasın…
Bu tablonun cerrahiden başka hiçbir tedavi yöntemi yoktur. Ancak hastaya çok düşük riskle doktorların dediği şekliyle “minimal girişimsel ameliyat” veya halk arasındaki adıyla “kapalı ameliyat, kansız ameliyat” yapılabileceği gibi; “mikrocerrahi” yani küçük bir kesiden yapılan düşük riskli cerrahi girişimler, veya eğer bunlarla çözüm bulunamayacaksa doktorların dediği şekliyle “enstrümentasyon” veya halk arasındaki adıyla “platin ameliyatı” da yapılması gerekebilir.

İÇ HASTALIKLARINDA ON YENİLİK


        


  İÇ HASTALIKLARINDA ON YENİLİK
                   Prof. Dr. Burçak Kayhan

1-Hepatit Delta virüs’ü insanlarda ilk hastalık yaptığının tespiti 1977dir. Bugün ülkemiz başta olmak üzere toplam dünyada 20 milyon insan bu virüsle enfektedir. Hepatit B hasta ve taşıyıcılarında hastalık yapmaktadır.. Hızla hastayı siroza veya karaciğer kanserine götürür. Pegile ınterferonlar bugün esas tedavisini oluşturmaktadır.

2-Bugünkü erişkinlerin agresif olanlarında yapılan geriye dönük araştırmalar çocukluk dönemlerinde yaptıkları hatalar karşısında ailenin şiddete yönelik tutumu olduğu saptanmıştır. Çocuk eğitiminde fiziksel şiddet dışı disiplinsel eğitimlerin sosyolojik açıdan faydası aşikardır.

3-Zayıflama cerrahisi sonrası düzenli yapılan fiziksel egzersizin kilo kaybını hızlandırdığı ve kişinin diyet alışkınlıklarını daha hızlı kontrol edebildiği saptandı.

4-Kalp ameliyatı sonrası warfarin kullananlar için evde rahatlıkla doz ayarlayabilmeleri için (tıpkı diyabetteki  şeker takibi gibi) warfarin INR test şeritleri geliştirildi ve başarılı olarak kullanılmaya başlandı.

5-Kalp hastalarında kullanılan antiplatelet ilaçların karaciğer fibrozis riskini azalttığı ortaya çıkmıştır.Dolayısıyla siroz gelişim riskini azaltmaktadır.

6-ABD nin sağlık kuruluşu FDA kabızlık için şu an yasaklı olan tegaserod ve prucalopride tekrar izin verdi. Spastik kolon tedavisinde kabızlık ön plandaysa tegaserod kullanımı başlayacak.

7-Bir ülkeden bir ülkeye seyehat edenlerde, yüksek riskli gruplarda, özellikle immün sistemi baskılanmış hastalar, çocuklar ve gebe kadınlarda aşı önerilmelidir. Gebe yolcularda ınfluenza aşısı önerilmekte( Tabii ki canlı suşlar hariç).

8-Kolon kanseri veya diğer nedenlerle opere edilmiş tam kolektomi yapılmış veya sol kolektomi olmuş hastalarda Tip 2 DM gelişim riskinin arttığı tespit edilmiştir.

9-Akut kalp krizi sırasında ölüm olasılığını düşük sosyo-ekonomik öykünün, geçirilmiş önceki enfarktüs öyküsünün, kalp yetmezliği varlığının artırdığı bildirilmektedir.

10-Dil kanserine bağlı olarak gelişen paraneoplastik sendromlar sonucunda hastada ilk bulgu poliarterit (bir çok eklemde iltihabi inflamasyon) olabilmektedir.